NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
148 - (2630) حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
بكر (يعني ابن
مضر) عن ابن
الهاد؛ أن
زياد بن أبي
زياد، مولى
ابن عياش.
حدثه عن عراك
بن مالك.
سمعته يحدث
عمر بن عبدالعزيز
عن عائشة؛
أنها قالت:
جاءتني
مسكينة تحمل
ابنتين لها.
فأطعمتها
ثلاث تمرات.
فأعطت كل
واحدة منهما
تمرة. ورفعت
إلى فيها تمرة
لتأكلها.
فاستطعمتها
ابنتاها. فشقت
التمرة، التي
كانت تريد أن
تأكلها،
بينهما.
فأعجبني
شأنها. فذكرت
الذي صنعت لرسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
فقال "إن الله
قد أوجب لها
بها الجنة. أو
أعتقها بها من
النار".
{148}
Bize Kuteybe b. Saîd
rivayet etti. (Dediki): Bize Bekr (yâni İbni Mudarj İbni Had'dan rivayet etti.
Ona da İbni Ayyaş'ın azatlısı Ziyad b. Ebî Ziyad, Irak h. Mâlik'ten naklen
rivayet etmiş. (Irak demişki): Ben bu hadîsi Âişe'den naklen Ömer b.
Abdi'l-Aziz rivayet ederken dinledim. Âişe (Şöyle demiş):
Fakir bir kadın, iki
kızını yüklenmiş bana geldi. Ben de kendisine üç kuru hurma verdim. Kızların
her birine birer hurma verdi. Yemek için bir hurma da ağzına attı. Derken kızları
onu da yemek istediler. Kadın yemek istediği hurmayı hemen ikisinin arasında
pay etti. Onun bu hâli benim hoşuma gitti. Yaptığını Resûlullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)'e anlattım da:
«Muhakkak bu hurma
sebebiyle Allah ona cenneti vâcib kılmıştır. Yahut bu hurma sebebiyle onu
cehennemden azad etmiştir.» buyurdular.
İZAH 2631 DE